TÜRÜK BUDUN TÖRÜSÜNÇE: Türk Milleti töresince,
BUZ-AT BÖRÜSÜN URUŞUNDA: Yeke-yek kurt vuruşunda,
KANIĞDIN, SABAŞÇIĞ YOLUNGTA: kağanların ve savaşçıların yolu (SAYOKAN)nda,
ALP YAZILINGA UP-ULUYU AT-URUDU: Er meydanına haşmetle namını (adını) vurdu.
"KÜL-TİGİN’in “TABIGAÇ ONGITU At Seferi” (M. S. 549-550) (Mirşan, 1991: 28).
"EN İLKİ, AT-UDUKIN ÇURING BUZ ATIĞ BİNİP TEGDİ" - İlk önce, At-Udukın Çur’a BUZ-AT (YEKE-YEK) hücumu ile değdi
"OL ANTA ÖLTİ"- O nam orada öldü.
"İKİNTİ, IŞUB URA OYUM TUR BUZ ATIĞ BİNİP TEGDİ" - İkincisi, Işub Ura Oyum tur’a BUZ-AT (YEKE-YEK) hücumu ile değdi
"OL AT ANTA ÖLTİ" - O nam orada öldü.
"KÜL-TİGİN’in “UÇ-UÇA ESİNGÜN Seferi” (M. S. 554-557) (Mirşan, 1991: 29).
"EN İLKİ, AT-UDUKIN ÇURING BUZ ATIĞ BİNİP TEGDİ" - İlk önce, At-Udukın Çur’a BUZ-AT (yeke-yek) hücumu ile değdi,
"OL ANTA ÖLTİ" - O nam orada öldü.
KÜL-TİGİN’in “TÜRGİS Seferi” (M. S. 559) (Mirşan, 1991: 31)
"KÜL-TİGİN, UB-UŞUĞU, BUZ-AT BİNİP TEGDİ" - Kül-Tigin, yüce hükümdarla at üzerinde BUZ-AT (Yeke-Yek) değdi.
"UB-UŞUĞU BUZ-AT EKÜSİN…AT-UTUZ ATIĞ KİSİN ÖZİ ALTIZDI" - Yüce hükümdarı BUZ-AT’LA (YEKE-YEK) yendik sonra …Atlı kişiler teslim oldular.
"KAANların ve SAvaşçıların YOlu" cümlesindeki sözcüklerin baş heceleri alınıp, ses fonetiği göz önünde tutularak bir araya getirilme sonucunda elde edilen sözcük, SAYOKAN
Türk savaş sanatının adı olarak Sayokan'ın kurucusu, "YABGU" Nihat YİĞİT tarafındaan konmuştur.
BUZ-AT, bozan, bozguna uğratan nam, isim demektir. Bu eylem, Türk töresinde yeke-yek yapılır.SAYOKAN oyunlarının Türk töresine göre uygulandığını, alpların Kurt (BÖRÜ) gibi,
kazananın adını er meydanına haşmetle yazdığını anlatarak hem bir geleneği hem bir sembolü hem de alpların bilgi ve yeteneğini ifade etmiş olur.“Buz-At Bagatur Oyunları”nda kurtlar, alp karakter ve yetenekleriyle,
yeke-yek (BUZ-AT) mücadele ederler. Neden? Çünkü bu yetenek, Türk kağanlarının ve savaşçılarının yeteneğidir.BUZ-AT (Yeke-yek) mücadele nerede yapılır? “ALP YAZILIĞI”nda yani er meydanında yapılır.
Mücadelenin sonunda yenen BÖRÜ-ALP galibiyetini nasıl taçlandırır? UP-ULUYU (haşmetle, azametle). Yani, yetenekleri en üst seviyededir, dayanıklıdır ve serttir. Uruşu (maçı) yöneten sınayçının (hakemin), kayırmasına,
aybarının (eğitmeninin) yardımına ihtiyaç duymayacak kadar kendi ayakları üzerinde durabilendir. ALP, söz ve davranışlarıyla da erdemin görünen şeklidir. Yüksek teknik ve yetenekle adını, namını alp yazılığına haşmetle, azametle yazdırır.
Buz-At Börü – SAYOKAN’da iki eğitim programı vardır: Alagan Öğredik ve Basagar Öğredik. ALAGAN ÖGREDİK eğitim programı gençlere, BASAGAR ÖGREDİK eğitim programı orta yaş ve üzeri kişilere,
ayrıca güvenlik personellerinin mesleki alanlarına yönelik eğitimlerini içerir. Basagar ögredik eğitim programı, askeri personellerinde yararlanabileceği bir eğitim programıdır.
Buz-At Börü-SAYOKAN, Elig İrtişlerin (el teknikleri) ve Adak İrtişlerin (Ayak teknikleri) kullanıldığı vuruşları içeren, rakibi yere sermeye yönelik, dayanıklılık, kuvvet ve sürat gerektiren bir oyun biçimidir.
Tabiatıyla Elig ve Adak irtişlerin kullanım tarzı bu amaca yönelik biçimde kurgulanmıştır. İrtişlerin hareket çözümlemeleri (analizleri), uruş (maç) kuralları amaca uygun kurgulanıp düzenlenmiştir.Teknik adlandırmalar, tekniklerin hareket
çözümlemelerine göre konmuştur. Bu çözümlemelerde ivme kuvveti, patlayıcı kuvvet, kuvvette devamlılık, hız, denge gibi faktörler dikkate alınmıştır.
OYUN (YARIŞMA) TÜRLERİ:
BUZ-AT BAGATUR OYUNLARI (Yeke-Yek Kahramanlık Oyunları).
TOLA-TAYÇU OYUNLARI.
KÜN-EKİ OYUNLARI.
TOLA-TAYÇU ve KÜN-EKİ OYUNALARI birlikte düzenlenir.
ALPLIK OKULLARI: SAYOKAN ve YESÜKEN (Türk Kılıç Sanatı) eğitimlerinin verildiği yere SAYOKAN ALPLIK OKULU denir.
KUŞAKLAR: Buz-At Börü – Sayokan eğitiminde eğitim seviyelerini gösteren kuşaklar, Türklerin dört yöne verdikleri
renkleri temsil etmektedir. Kuşaklar sırasıyla; Örüng (ak) Kuşak (Batı), Gök Kuşak (Doğu), Sarı Kuşak (Güneş), Al Kuşak (Güney), 4 Bulung Kuşak ve Kara Kuşak (Kuzey) olarak tasarlanmıştır.
Eğitime ilk başlayanlar bellerine ÖRÜNG KUŞAK takarlar.
KÖZGÜ: 4 Bulung kuşağın eğitim süresi dolduğunda alplar, federasyonun KÖZGÜ etkinliğine katılarak terfi etmeye çalışırlar. “KÖZGÜ” ayna demektir. Ayna,
insanların kendine, kılığına, kıyafetine çeki düzen vermek için kullandıkları bir araçtır. Közgü vicdan ile, emeklerinin karşılığı ile, kişiliğin ile yüzleşmektir.
KARA KUŞAK: Kara renginin anlamı, emmek, içe çekmek, özümsemektir. En kuvvetli ifadeyle pişmek anlamına gelir. Kişinin aldığı eğitimle yanması ve pişmeye başlaması ve ilerledikçe daha sıkı pişmesidir.
Kara kuşak olunduktan sonra, kara kuşağın üst sekmenlerine(seviyelerine) yükselme, “SAN” farklılıklarıyla olur. Kara kuşak 1.San seviyesinden, kara kuşak 4. San’a kadar yükselme KÖZGÜ
etkinliklerinde elde edilen başarılar sonucu olur. Kara kuşakta herbir San sekmeninin unvan olarak karşılığı ve bekleme süreleri vardır. Bekleme süreleri dolmadan KÖZGÜ etkinliklerine girilmez.
SAN, nam sahibi, saymak, sayılmak, sayı, hakkı teslim etmek, bir cismin kendi aksı etrafında dönmesi demektir. Kara kuşakta SAN sekmenini artırdıkça, namını yükseltir, saygınlığı gittikçe artar.
Saygınlığının artmasına paralel, yaşı da artar, yaşlandıkça çocukluk günlerindeki bedensel zayıflık günlerine dönüş başlar. Bilgisiz, acemi, ilk başladığı örüng (Ak) kuşak dönemine dönüş gibidir.
Bilgi arttıkça, kişi bilmediği, öğrenilecek çok şey olduğunu, öğrenciliğinin devam ettiğinin farkına varır. Bu bir döngüdür.